Aslında tedaviden önce veya sonra kullanılan ve çok duyduğumuz bir cümle vardır ; parça alınması gerekir. İşte alınan parçaya biyopsi diyoruz. Gelin bakalım biyopsi hangi durumlarda alınır?
Biyopsi nedir?
Bazı hastalıklarda kesin teşhis konulması açısından hücre, doku veya organlardan örnek alınarak laboratuvarda incelenmesi gerekebilir.
Bu işlemin adı Biyopsi’dir (Biopsi, Biopsy, Parça alınması). Alınan parçalar hastalığın tanısı, sınıflaması, evresi ve takibi açısından önem arz eder.
Biyopsi alınması neden gerekili?
Kesin tanı koymak için biyopsi tek yöntemdir. Hiçbir görüntüleme yöntemi (x-ray, MR, CT, PET, vb.) biopsinin alternatifi değildir. Görüntüleme yöntemleri hastalığın varlığını tespit eder.
Özellikle hastalığın iyi veya kötü huylu olduğunu tespit etmek açısından biopsi çok önemlidir.
Ancak hiçbir zaman biopsi alınması tek başına bir şeylerin kötü olabileceğini göstermez ve sizin endişe etmenize yol açmamalıdır.
Örneğin, memede oluşan bir kitleyi meme ultrasonu veya mamografi tespit edebilir ancak bu kitlenin iyi huylu mu (fibrokist, fibroadenom, yağ nekrozu,vb) kötü huylu mu (meme kanseri) sorusuna ancak ve ancak biyopsi yanıtlayabilir.
Biopsi nasıl alınır?
Hastalıklı dokunun bir kısmının çıkartılmasına İnsizyonel Biyopsi, dokunun veya oluşumun etrafındaki normal doku ile birlikte tamamının çıkartılmasına ise Eksizyonel Biyopsi adı verilir.
Parça alınması ifadesi sakın sizi korkutmasın çünkü çoğu biyopsi işlemi ağrısız ve düşük risklidir 🙂
Kötü huylu oluşumlar düşünüldüğünde özellikle eksizyonel biopsi tercih edilir. Bu durumda oluşumla birlikte alınan normal dokularda önemlidir ve buna Cerrahi Klinik Sınır adı verilir. Alınan biopsi incelendiğinde bu sınırın temiz olması anormal oluşumun başarılı bir şekilde tamamen alındığı anlamına gelir.
Genelde biopsi öncesi bölgesel anestezi kullanılır ve işlem ağrısız bir şekilde gerçekleştirilir.
Biyopsi alma yöntemleri ve çeşitleri
Hastalıklara göre birçok biyopsi yöntemi mevcuttur. Bütün yöntemlerde keskin aletler kullanılarak doku örnekleri alınır. Cilt üzerinden alınan biopsilerde işlem öncesi lokal anestezi ile bölge uyuşturulur.
Bazı biopsi çeşitleri şöyledir:
- İğne Biyopsisi: en sık kullanılan yöntemdir.
- BT-eşliğinde biopsi: bilgisayarlı tomografi yardımıyla hastalıklı dokudan biopsi alınır
- USG-eşliğinde biyopsi: Ultrason yardımıyla hastalıklı dokudan biopsi alınır
- Kemik Biopsisi: bu yöntemde BT eşiliğinde ve ortopedist tarafından biopsi alınır.
- Kemik iliği Biopsisi: Büyük bir iğne yardımıyla pelvik kemikten biopsi alınır. Bu yöntem özellikle
kan kanserlerinde uygulanır örneğin lösemi ve lenfoma. - Karaciğer Biyopsisi: Ultrason yardımıyla iğne ile deriden geçilerek karaciğerden biopsi alınır.
- Renal Biopsi: Ultrason yardımıyla iğne ile deriden geçilerek böbrekten biopsi alınır.
- Aspirasyon Biopsisi: İnce bir iğne yardımıyla deriden geçilerek biopsi alınır. Aynı zamanda İnce İğne Aspirasyon Biopsisi (İİAB) adı verilir. Örneğin tiroid biopsisi.
- Prostat biopsisi: makat (anal) bölgesinden ultrason probu yardımıyla prostattan birden fazla iğne biopsisi alınır.
- Cilt (Punch) Biopsisi: tek kullanımlık punch aleti ile lezyonlu deriden tam kat silindir şeklinde doku örneği alınması işlemidir.
- CLO Biopsi: Endoskopi esnasında mide mukozasından biopsi alınır. Hızlı üreaz testi (CLO test) kullanılarak veya histopatolojik inceleme yapılarak mide de Helicobacter pylori olup olmadığı araştırılır.
- Tru-cut biopsi: Meme kitlelerinin tanısında en sık kullanılan yöntemdir (kesici iğne biopsisi). İşlem, kalın (3-4 mm) iğneler ve bir biopsi tabancası aracılığıyla yapılır.
- Cerrahi Biopsi: Ulaşılması zor doku ve organlar için açık (open) veya kapalı (laparoskopik) cerrahi yöntem uygulanır.
Biyopsi alındıktan sonra ne yapılmalı?
Alınan parçalar özel kaplarda ve solüsyonlarda toplanır ve laboratuvara gönderilir.
Patoloji uzmanı tarafından biyopsiler histopatolojik olarak makroskopik ve mikroskopik düzeyde incelendikten sonra sonuçlar rapor halinde sizi takip eden doktora gönderilir.
Sonuçların çıkma süresi ise alınan dokunun özelliğine göre değişiklik gösterebilir (ortalama 3-10 gün).
Karaciğer biyopsi
Karaciğer biyopsi, virüslerin neden olduğu hepatitin karaciğere yaptığı hasarın derecesini değerlendirmek için en iyi yöntemdir. Karaciğerin yağlanması, primer biliyer siroz, hemakromatozis, Wilson gibi birçok karaciğer hastalığının tanısında ve takibinde önemlidir
Akciğer biyopsisi nasıl yapılır?
Kalın bir iğne cilt üzerinden geçilip akciğer zarları arası boşluğa girilir. Kalın iğnenin içinden daha ince bir iğne geçirilip dokudan parça koparılır. Genellikle 3 biyopsi örneği alınır. İşlem bittikten sonra biyopsi yapılan alan bandaj ile kapatılır. İşlemden sonra deriden iğne girilen noktada ağrı olabilir. Bazen girim yeri kaburgalara yakınsa sağ omuz ağrı ya da nefes almakta hafif ağrı olabilir. Bunları basit ağrı kesicilerle kolaylıkla giderebiliriz.
Yararlanan Kaynak: Op. Dr. Ertan Beyatlı - ertanbeyatli.com